*
~ Herkese Kocaman Merhaba ~
*
Bir suredir bilinçli bir sekilde kendimi ve hayatımı
degistiriyorum. Bunun yegane sebebi mutlu olmak.Kendimden
mutsuz degilim. Ama daha iyi bir ben daha mutlu bir yasam elde edebilecekken
neden bununla yetineyim ki ?
Zamanla kendimi ve insan davranıslarının kokenini uzun uzun irdeledim ve kendimce çıkarımlar yaptım. Okudugum kitaplar ve makaleleri kendi potamda erittim ve kendimce makullerini kabullenip ozumsedim.
Mutlu olmak için ilk hedefim; onceligim “Nefret” i hayatımdan çıkarmak oldu.Ardından "kibir" , "kapris " vesaire bir çok seyi attım hayatımdan .
Eskiden “onlardan “ “bunlardan “ “bana su denmesinden “ “bana bu yapılmasından “
“off makyajımın soyle olmasından " “sunumu yanıma almayı unutmaktan “ nefret
ederdim . Tabi buradaki nefret kisilere besledigimiz kin anlamında degil ama
sinirimi bozan bir suru sey olurdu ;
ornegin yalan soylenmesi. Elbette ki yalanı tasvip eder hale gelmedim
ama anladımki yalan ; soyleyenin ayıbı , benlik bir durum yok beni neden sinir ediyor ki. Birinin
yalanını mı yakaladım; bu guven dersi olmalı ofke problemi degil. Kurdugum cumle “Gerizekalı yaa bana nasıl yalan soyler anlamayacagımı mı
sanıyor “ iken artık “ demek ki neymis yalancıymıs . Yazık demek ki dogruyu
soyleyebilecek kadar …. (duruma gore burası –cesur-ozguvenli –etik- kararlı –
vesaire oluyor ) degil “ e donustu. İki gorus arasında dunyalar kadar fark var. İlki zavallı egosu kırık dokuk kendini ozguvenli zanneden ama aslında egosu baskaları uzerine kurulmus bir insanken ikincisi ondan epey farklı.
Eski ben'i yukarıda gorebilirsiniz. Bu da yeni ben :)
Bu tur
degisiklikler elbette ki hızlı olmuyor zamanla yavas yavas telkinle
degistiriliyor. Eger “nefret” edersek
inanın hayat çok zor. Eger suan nefretli bir insan olsam tukenirdim. Mutsuz
olurdum ve neden mutsuz oldugumu bile fark etmezdim. Bu aralar çok severek takip ettigim bazı blog yazarları,videolar çeken " sevdiklerim" in usluplarının sertlestigini , hatta ozellikle blog yazan arkadasların oraya buraya saldırdıgını goruyorum .Eskiden boyle degillerdi . Ama nefret yorumları mailleri onları yordu, yıprattı. O kadar canı gonulden isterim ki onların onlara saldıran "nefret" sahiplerinin aslında ne kadar ezik ,acınası durumda oldugunu gormelerini. Birisi size bu kadar asabiyse, saldırıyorsa inanın bana ; o kadar mutsuz , ozguveni o kadar yerlebir o kadar zavallı bir haldedir ki . Mutsuzluk hastalıgını yaymaya çalısır. Aslında bilinçli yapmıyordur. Tamamen hayvan olmamızdan kaynaklı ; canı acıyan hayvan saldırır.. Tabi bu saldırı bazen çok yanlıs yere olur onu yaralayana degilde o anda orada ona en yakın olan kisiye olur...
Nefret soylemlerini gerçekten onemsememek lazım, soyleyen kisiler tarafına baktıgımızda maalesef harabe bir kisilik goruyoruz...
Gelelim bizim Sinir olamamıza nefret etmemize, Birseylere sinir olamaya devam edersek hayat çekilmez olur , Hatta soyle bir gunu ozetleyeyim ;
-Sabah erken
kalkmaktan "nefret ettigim" için servise binerken canım sıkılırdı zira sabah
05:50 de kalkıyorum
-Servisi suren amca sabahları çok hızlı geliyor ve ise yarım saat varken is
yerinde oluyoruz biraz daha geç yola çıksak sozlerimizi onemsememesinden “nefret ederdim " yol boyu sinir olurdum
-Serviste yer kalmaz kotu koltuklara oturunca sinirlenirdim
-İse gelince
bunun benzeri bir suru seyden “nefret “ eder sinir olurdum.
- Gun içinde bloga ya da instagrama birileri bence saçma bir sey yazardı sinir olurdum
-İsten çıkınca
duragın hep sonunda durup bizi yuruten servisçiye yine sinir olurdum
-Eve dogru
yururken daracık kaldırımda yol vermeden yan yana, aksi istikametimde haraket
edip beni yola inmeye zorlayan apaçilerden “çok nefret “ ederdim
-Az ilerler
kaldırıma parkedip yayaların yoldan yurumesini saglayan arabalara sinir olurdum
-Eve girmeden markete ugrar yol vermeyen , kasada dakikalarca oyalanıp bana posetleme için zaman bırakmayan adama sinir olur , kasiyerin yavaslıgıyla dellenir posetlerin azıcık olmasıyla inat yapar ek poset ister ve bu savası kazanıp bol posetli eve dogru yururken kapının onune gelince anahtarın çantanın dibinde oldugunu farkedip sinir krizi geçirirdim.
Sonuç : eve gelmis tukenmis mutsuz
bir insan, kuvvetle muhtemel aynı kisi bu sinirle sevdicek'e de saldıracak kavga çıkaracak, ve hiç bir makyaj malzemesinin guzel gosteremeyecegi somurtkan bir surat.
Peki gerçekten gerek var mı buna ?
Bu sekilde bir dunya benim için çok yorucu ve yıpratıcı . Bunun seçimini yaptım
ve kendimi yıllar içinde yavas yavas telkinle torpuledim.
Bu ornekler size belki havada ya da yetersiz gelebilir ama
artık su seviyeye geldim ; bir is
arkadasım ( hadi adı XYZ olsun ) ile aynı donemlerde ise basladık. Surekli ben bilirim havalarında XYZ . Surekli kendince etrafındakileri ezmeye çalısıyor. Ben pek kimseyi umursamadıgımdan bana bulasması uzun surdu. Ama gun geldi kendince beni ezmeye çalıstıgında gulup geçip ne kadar ciddi ego
problemleri oldugunu ve aslında ozunde ne kadar mutsuz oldugunu gorup onun
adına uzuldum. Sanırım bu onu daha da sinir etti daha çok yuklendi v,ben ise hiiç umursmadım.. Hiç sinir olmadım , hiç eve gidince bu konuyu dusunmedim bile. Ona sadece onu umursamadıgımı ve bu kavgaya girmeyecegimi nazikçe anlattım. Elbetteki sozlerle degil . Davranıslarla. Onu da baska bir zaman anlatırım. :) XYZ nin temsili resmini asagıya koyuyorum :)
Eskiden olsa “ agzının payını “ verir onu “dize getirirdim” ama simdi bakıyorum ki aslında onun sorunu benimle degil kendiyle .. O kadar mutsuz ki baskalarına saldırıyor. .Kendini o kadar ezik hissediyor benligi o kadar id seviyesine yakın ki kendini iyi hissedebilmek için baskalarına kotu davranıyor. Aslında bunlar hepimizin hayvan olmasından kaynaklanıyor. Vahsi dogadaki arkadaslarımız bunları farklı yontemlerle yaparken biz sehir yasamında farklı yansıtıyoruz.
Tum bu “sinir
olmaları “” nefret etmeleri “ irdeledim. Hala da irdelerim . Bir durum beni
gerdiginde kendime ilk sunu sorarım – Neden bu beni sinir etti ? Gerçek sebebe inene kadar kendime soru cevap yaparım ve sonunda yanıtlar beni çozume goturur
. Soyle bir ornekle açıkalyayaım :
Diyelimki
metrodan inecegim kapılar açılır açılmaz , kenarda kocaman “once inenlere yol
veriniz” yazmasına ragmen daha adım atamadan içeriye dolusan insanlara sinir
olurdum
.
Sonra dedim ki –
Telkinci_sirin: neden bu kadar sinir oluyorsun ?
ofkeli_sirin: Çunku inenlerin onceligi var ve yabani gibi içeri
saldırıyorlar
Telkinci_sirin: Peki bu seni ne kadar etkiliyor ? Onlar oyle
yapınca canın mı acıyor ya da bir kaybın oluyor mu ?
ofkeli_sirin: Yoo sadece 15 saniye geç iniyorum
metrodan ve bu bana hiç bir sey kazandırmıyor da kaybettirmiyor da
Telkinci_sirin: Ee peki neden hala kızıyorsun ki kaybettigin hiç bir
sey yok; ilkel benligin ustunluk kurma çabası içerisindeyse guzelim ; oldu
olacak git metronun kosesine çisini yapıp isaretle de senin oldugunu
bilsinler.
Sen kopek misin alfa disi olmaya çalısıyorsun ? Ki kaldıki oyle olsa
bile onlar senin surun degil onların uzerinde kopekler bile ustunluk kurmaya
çalısmaz. Ne tur bir hayvan oldugunu açıklar mısın bana? Anlayamadım da ?
ofkeli_sirin: Ehehe tamam tamam kızmıyorum artık dogru yaa neden kendimi boyle kuçuk bir sey için geriyorum ki, çok saçma. Demek ki ofkemin ozunde ilkelce bir ustunluk çabası varmıs. Adı ustunde ilkelce. Ben ilkel miyim ? Hayır .. Sorun kapanmıstır
Temsili Alfa mızı da asagıya ekleyelim :)
Tabi boyle
sizofrenmisim gibi oldu ama ozunde tek taraflı sorgula-cevapla yontemi benim için çok etkili bir çozum oluyor. :)
Bu kadar soyledim
ama elbette çozemedigim seyler var . ornegin zaman. Tam bir Alman askeri disiplini
vardır bende zamansal meselelerde. Geç kalmam ve geç kalınmasını da kaldıramam.
Bunu çozmeye çalısıyorum ama pek ilerleyemedim : )
Bunun dısında bir
çok seyi degistirdim ve artık çok daha
sakin huzurlu bir insanım . Aslında
konuyla ilgili yazacaklarım da çoook uzar ama sizi sıkmamak adına burada
bırakayım en iyisi :)
Umarım bu
yazdıklarımdan etkilenen hayatını bir tık daha mutlu seviyeye tasıyan birileri olur.
Soylediklerim roket bilimi degil ama benim hayatımı degistiren guzellestiren ufak tefek onemli
adımlar. Bu konuda soyleyeceklerinizi duymayı canı gonulden isterim. Bir kelime bir bakıs daha katarsam kendime ne mutlu bana. Sormak soylemek istediginiz ne varsa çekinmeden yazın , zira yorumlarınızın basımın uzerinde yeri var
~ Simdilik Hoscakalin ~
*
~ Hep Mutlu Kalin ~
*
ne şahane bi yazı olmuş,
YanıtlaSilkim sıkılır,bence kimse,
gülümsedim ve okuduklarımı çok sevdim
:))
Bu güzel bakış açısını bizimle paylaştığınız için teşekkürler. Yazdıklarınızın her cümlesi gerçekten çok mantıklı. Kendimi gördüm sanki:) Hepimiz aynı sorunları yaşıyoruz. Bazen biraz umursamamak insana iyi geliyor. Sevdim bu yazıyı:)
YanıtlaSil